Profesör Doktor

Osman Yeşildağ

Kardiyoloji Uzmanı

25 kasım 1955 tarihinde Niğde’nin Fertek köyünde doğdum. 1966 yılında Niğde’nin Bor ilçesinde Cumhuriyet İlkokulunu bitirdim. 1972 yılında Bor Şehit Nuri Pamir Lisesini birincilikle bitirdim. 1970 yılında TÜBİTAK ‘tan karşılıksız Lise bursunu kazanarak 9 yıl boyunca lise ve üniversitede TÜBİTAK burslusu olarak okudum. 1972 yılında Hacettepe Tıp Fakültesine girdim. 30.06.1979 tarihinde Tıp doktoru olarak mezun oldum. 15 Ağustos 1979 tarihinde Hacettepe Tıp Fakültesi İç hastalıkları uzmanlık giriş sınavını kazanarak uzmanlık eğitimine başladım. 1983 yılı Ekim ayında İç hastalıkları uzmanı oldum. Aralık 1983 ve Nisan 1985 tarihleri arasında 16 aylık askerlik hizmetimi Kara kuvvetleri Komutanlığı karargahında yaptım. 1985 Nisan ve 1987 eylül arasında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesi Sivrihisar Devlet Hastanesinde 2.5 sene süre ile İç Hastalıkları uzmanı olarak mecburi hizmetimi yaptım.

 

Devamını Okumak İçin...

Sık Sorulan Sorular

Evet. Tansiyon yüksekliği koroner kalp damarlarının tıkanmasını kolaylaştırır. Bu açıdan ciddi bir risk faktörüdür. Ayrıca kalp adalesinin önce kalınlaşmasına, sertleşmesine ve elastikiyetini yitirerek nefes darlığı ortaya çıkmasına yol açar.Sonra kalbin büyümesine ve kasılma kabiliyetinin azalmasıyla kalp yetmezliği bulgu ve belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olur.Böylece hastanın hayat kalitesi azalır ve ömrü kısalır.
Özellikle damar sertliği (Atheroskleroz) yönünden risk taşıyan (şeker hastalığı, tansiyon yüksekliği, sigara kullanımı, kolesterol yüksekliği, şişmanlık, hareketsiz yaşam) ve bilhassa eforla göğüs ağrısı tanımlayan bireylerde yapılan testlerde (EKG, efor testi, ekokardiyografi, BT koroner angiografi veya miyokard perfüzyon sintigrafisi) koroner arter hastalığını destekleyen bir bulgu saptanması sonucunda mutlaka koroner angiografi yapılması gereklidir. Aksi takdirde lüzumsuz ve gereksizdir. Angionu tamamen zararsız olmadığı ve binde bir de olsa ölüme neden olabileceği veya ciddi komplikasyonlara yol açabileceği unutulmamalıdır.
Ayak şişliğinin her 2 ayakta birden görülmesi kalp yetmezliğinin bir bulgusu olabilir. Özellikle parmakla basınca iz kalıyorsa vücutta fazla sıvı toplanmış demektir. Bu durum sadece kalp yetmezliğinde değil böbrek ve karaciğer yetmezliğinde de ortaya çıkabilir. Tek taraflı olan şişliklerin kalp yetmezliği ile ilgisi yoktur. Toplar damarlarda (venler) tıkanma veya iltihap da buna sebep olabilir. Ya da lenf ödem (fil ayağı) olması mümkündür.
Genellikle iman tahtası dediğimiz göğüs ön kısmında şiddetli bir ağrıyla kendini gösteren kalp hastalığı veya daha doğru deyimle koroner kalp hastalığı, bazen hiçbir belirti vermeyebilir. Halk arasında buna çoğunlukla gizli kalp hastalığı denir. Bu duruma tıp dilinde sessiz iskemi denmektedir. İskemi, tıkanmış kalp damarı nedeniyle kalp kasının yeterince kanlanamaması , oksijen ve enerji ihtiyacının karşılanamaması anlamına gelmektedir. Sessiz iskemi yaklaşık hastaların %20 kadarında görülmektedir.

Bu tür hastalar yıllarca kalp hastası olduğundan habersiz yaşarlar veya farkında olmadan kalp krizi (miyokard enfarktüsü) geçirmiş olabilirler. Hasta, kalbi besleyen koroner damarlarında önemli ölçüde darlık bulunmasına karşın, herhangi bir rahatsızlık ve özellikle göğüs ağrısı hissetmez. Hastalığın ortaya çıkışında ölümcül dörtlü ya da mahşerin dört atlısı denen (deadly quartet), şeker hastalığı(diyabet),tansiyon yüksekliği(hipertansiyon),kolesterol yüksekliği(hiperkolestrolemi) ve sigaradan oluşan, risk faktörlerinin önemli rolü vardır. Sessiz iskeminin görülme oranı ,erkeklerde 45 yaşından sonra ve kadınlarda menopozdan sonra artar. Sessiz iskemi bilhassa 80 yaşın üstündeki yaşlı hastalarda ve şeker hastalarında daha sık görülür. Şeker hastalığı sinir hasarına(nöropati) neden olduğundan hastalar ağrı hissi duymayabilirler. Sessiz iskemi açısından diğer risk grupları şunlardır:
1- Ailesinde kalp hastalığı ve ani ölüm hikayesi olanlar
2-Kronik böbrek yetmezliği hastaları
3-Daha önce kalp krizi (miyokard enfarktüsü) geçirenler ve dökumante koroner arter hastaları (yapılan koroner angiografide koroner damarlarında darlık saptanmış, stent konmuş veya by-pass ameliyatı geçirmiş kişiler)
4- Şişman (obez) kişiler
5-İnme(felç ) geçirmiş yaşlı hastalar
6-Kandaki yağ (LDL kolestrol) miktarının artmış olduğu gösterilen hiperlipidemi hastaları
7-Genetik olarak kanda pıhtılaşma eğiliminin arttığı bilinen hastalar
8-Kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) olanlar

Kalpte koroner damar tıkanıklığı olan hastalar efor esnasında göğüs ağrısı hissederek eforu durdurmak ve dinlenmek zorunda kalırken, gizli kalp hastalığı (sessiz iskemi) olan hastalar göğüs ağrısı hissetmedikleri için, dinlenmeksizin efora veya spora devam ederler. Bu da sonuçta kalp krizinin (miyokard enfarktüsü) ortaya çıkmasına yol açar. Çünkü kalp krizi öncesi görülen tipik belirtilerin başında gelen göğüs ağrısı bu tip hastalarda maalesef görülmez. Halı saha maçlarından sonra bazı kişilerde kalp krizi veya ani ölüm görülme sebeplerinden en sık rastlananı bu olaydır.

Bu tip hastalarda göğüs ağrısı bulunmasa bile en başta nefes darlığı , daha az sıklıkla baş dönmesi, baygınlık hissi,bulantı, kusma ,yorgunluk,halsizlik gibi fenalık hissi, hazımsızlık, terleme ve boğulma hissi gibi diğer bazı belirtiler bulunabilir. Aşırı üzüntü, öfke nöbeti, aşırı heyecan ,korku ve endişe gibi mental stress durumlarında efor yapılmasa dahi, istirahatte iken ,kalp hızı irademiz dışında artacağı için gizli kalp hastalığı (sessiz iskemi) ortaya çıkabilir ve kalp krizi görülebilir.

Sessiz kalp hastalığı olabileceğinin en iyi göstergesi (belirteç,indikatör) kolesterol seviyesidir.Yüksek LDL-kolesterol (kötü kolesterol) veya düşük HDL- kolesterol (iyi kolesterol) ya da her ikisinin birlikte bulunmasıdır. Bu durumda eğer başka risk faktörleri ,aile hikayesi ve genetik yatkınlık da varsa, kalbi besleyen koroner damarların tıkalı olup olmadığının mutlaka diğer testlerle araştırılması gerekir. Sessiz iskemi mevcudiyetini ortaya koyan en basit ve ucuz laboratuar testi 12 dervasyonlu elektrokardiyografi (EKG) çekilmesidir.
Osman Yeşildağ - DoktorTakvimi.com
Prof. Dr. Osman Yeşildağ